+ ISLAMGREEN34 NEW WORLD » KÜLTÜR ______________________________________________________________________________________ » İSLAMİ DEFORMASYON ve ÇOK FARKLI KÜLTÜREL VE İSLAMİ KONULARA AİT DÖKÜMANLAR (Moderatör: İman_Power)
 MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 1. BÖLÜM - LÜTFEN BURAYI TIKLAYINIZ

Kullanıcı Adı: Beni Hatırla?
Şifre:
Sayfa: [1]
Konu: MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 1. BÖLÜM - LÜTFEN BURAYI TIKLAYINIZ  (Okunma Sayısı 11717 defa) Seçenekler Arama
« : Eylül 17, 2008, 05:05:46 ÖÖ »
admin
Ziyaretçi
MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 1. BÖLÜM - LÜTFEN BURAYI TIKLAYINIZ


MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 1. BÖLÜM

http://www.ravzagul34.tr.gg
KUTSAL GECELER - SİTEYE GİRİŞ İÇİN ALTTAKİ LİNKİ TIKLAYINI Z

http://tr.wikipedia.org/wiki/M%C3%BCbarek_Geceler
http://ansiklopedi.turkcebilgi.com/Kutsal_geceler
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=68172
http://www.mavifm.net/index.php?board=215.0
http://www.islamiyet.gen.tr/mubarek_gun_ve_geceler/kutlu_dogum_ve_mevlid_kandili.php
http://www.menzil.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1661
http://www.samanyoluhaber.com/haber-95247.html
http://www.canim.net/hikaye/3746-.html
http://www.dinibilgiler.gen.tr/index.php?s=sayfa&id=163
http://www.enfal.de/ram12.htm
http://www.biriz.biz/itikat/kadirgece.htm
http://www.biriz.biz/itikat/mevlid.htm
http://www.biriz.biz/itikat/regaib.htm
http://www.biriz.biz/

MİRAC HADİSESİ

http://www.enfal.de/itarih08.htm

--------------------------------------------------------------------------------

Arapça'da merdiven, yukari çikmak, yükselmek anlamlari ni dile getirir. Islam'da Hz. Peygamber (s.a.s)' in göge yükselerek Allah'in huzuruna kabul edilmesi olayi. Mirac olayi hicretten bir yil ya da onyedi ay önce Receb ayinin yirmi yedinci gecesi gerçeklesir. Olayin iki asamasi vardir. Birinci asamada Hz. Peygamber (s.a.s) Mescidül-Haram'dan Beytü'l-Makdis'e (Kudüs) götürülür. Kur'an'in andigi bu asama, gece yürüyüsü anlaminda isra adini alir. Ikinci asamayi ise Hz. Peygamber (s.a.s)'in Beytü'l-Makdis'ten Allah'a yükselisi olusturur . Mirac olarak anilan bu yükselme olayi Kur'an'da anilmaz, ama çok sayidaki hadis ayrintili biçimde anlatilir .

Hadislerd e verilen bilgiye göre Hz. Peygamber (s.a.s), Kâbe'de Hatim'de ya da amcasinin kizi Ümmühani binti Ebi Talib'in evinde yatarken Cebrail gelip gögsünü yardi, kalbini Zemzem ile yikadikta n sonra içine iman ve hikmet doldurdu. Burak adli binege bindirile rek Beytü'l-Makdis'e getirildi . Burada Hz. Ibrahim, Hz. Musa, Hz. Isa ve diger bazi peygamber ler tarafinda n karsiland i. Hz. Peygamber (s.a.s) imam olarak diger peygamber lere namaz kildirdi.

Hz. Peygamber (s.a.s), Beytü'l-Makdis'te kurulan bir Mirac'la ve yaninda Cebrail oldugu halde göge yükselmeye basladi. Gögün birinci katinda Hz. Adem, ikinci katinda Hz. Isa ve Yahya, üçüncü katinda Hz. Yusuf, dördüncü katinda Hz. Idris, besinci katinda Hz. Harun, altinci katinda Hz. Musa ve yedinci katinda Hz. Ibrahim ile görüstü. Cebrail ile birlikte yükselis Sidretü'l-Münteha'ya kadar sürdü. Cebrail, "Buradan bir parmak ucu ileri geçecek olursam yanarim" diyerek Sidretü'l Münteha'da kaldi. Hz. Peygamber (s.a.s) buradan itibaren Refref adli baska bir binekle yükselisini sürdürdü. Bu yükselis sirasinda Cennet ve nimetleri ni, Cehennem ve azabini müsahede etti. Sonunda Allah'in huzuruna kabul edildi. Kendisine ümmetinden Allah'a sirk kosmayanl arin Cennet'e girecegi müjdelendi, Bakara suresinin son ayetleri verildi ve bes vakit namaz fari kilindi. Yeniden Refref ile Sidretü'l-Münteha'ya, oradan Burak'la Kudüs'e, oradan da Mekke'ye döndürüldü.

Hz. Peygamber (s.a.s) ertesi günü Mirac olayini anlatti. Olayi duyan müsrikler yogun bir kampanya baslatara k Hz. Peygamber (s.a.s)'i suçlamaya, alaya almaya basladila r. Bu kampanya bazi müslümanlari da etkileyer ek süpheye düsürdü. Olayin gerçek olup olmadigin i arastirma k isteyenle r Beytü'l-Makdis'e ve Mekke'ye gelmekte olan bir kervana iliskin sorular sorarak Hz. Peygamber (s.a.s)'i sinadilar . Hz. Peygamber (s.a.s)'in verdigi bilgileri n dogrulugu müslümanlari süpheden kurtardiy sa da müsriklerin inatlarin i kirmaya yetmedi. Mirac olayi inatlarin i ve düsmanliklarini artirarak onlar için bir fitne nedeni oldu. Bu olay karsisind aki tutumu nedeniyle Hz. Ebu Bekr, Hz. Peygamber (s.a.s)'ce "Siddîk" lakabiyla onurlandi rildi. Hz. Ebu Bekir olayi kendisine anlatarak hala inanmaya devam edip etmeyeceg ini soran müsriklere "O söylüyorsa süphesiz dogrudur" cevabini vermisti.

Ahad hadislere dayansa da Mirac olayinin gerçekliginde tüm müslümanlar birlesmis lerdir. Ancak olayin gerçeklesme biçimi Islam bilginler i arasinda görüs ayrilikla rina neden olmustur. Buna göre Ibn Abbas'in da içinde bulundugu bazi bilginler e göre Mirac olayi uykuda gerçeklesmistir. Bilginler in büyük çogunluguna göre ise uyku durumunda ve rüyada degil, uyanik iken gerçeklesmistir. Fakat bu görüsü savunanla r da Mirac'in yalniz ruhla mi, yoksa hem ruh, hem de bedenle mi oldugu konusunda ikiye ayrilmisl ardir. Sonraki Kelamcila rin büyük çogunluguna göre mirac olayi uyanikken hem ruh, hem de bedenle gerçeklesmistir. Içlerinde Hz. Aise'nin de bulundugu bazi bilginler le mutasavvi flarin büyük çogunluguna göre ise uyanik durumda iken ama yalniz ruhla gerçeklesmistir.

Mirac olayinin gerçeklestigi gece müslümanlarca kadir gecesinde n sonra en kutsal gece sayilmis ve bu gecenin ibadetle ihyasi gelenekle smistir. Osmanlila r döneminde, camiler kandiller le donatildi gi için Mirac kandili olarak anilan geceyi izleyen gün, cami ve tekkelerd e Mirac olayini anlatan ve Miraciye adi verilen siirlerin okunmasi, dinleyenl ere süt ikram edilmesi de bir gelenekti .

MIRAC GECESINDE PEYGAMBER IMIZE VERILEN HEDIYELER

Mirac günü peygamber efendimiz (S.A.V) hediye olarak üç sey verilmist i: Bunlar; Bes Vakit Namaz, Bakara Suresinin Son Ayetleri, Ve Sirk Kosmamak sarti ile ''LA ILAHE ILLALLAH ''diyen her Müslümanin cennete girebilec egi müjdesi.

Kaynak: Islam tarihi

MEVLİD KANDİLİ DUASI



EÛZÜ BİLLAHİ MİNE’Ş-ŞEYTANİ’R-RACÎM, BİSMİLLAHİRRAHMANİRRRAHİM

Ya ilahel alemin
İlk yarattığın nur efendimiz in nuruydu.
Sen onu var etmeden evvel gündüzün geceden,
baharın da kıştan farkı yoktu.
İyilikler, kötülüklerle iç içe;
akıl nefse yenik,
ruh da bedenin esiri idi.
O güzeller güzeli
Varlığın sırrını keşfedip akla yüksek hedefler gösterdi
düşünceye kapılar açıp
insanın ebedlere namzet olduğunu âlemşümul bir dille haykırdı.
Böyle bir elçiyi insanlığa bahşetmenden
Ve sayısız nice nimetleri nden ötürü
sana sonsuz hamd ü senalar olsun ya rabbi!

Güç ve kuvvet ancak kendisine has olan yüce ve büyük Allâh’ım!
Mahlûkatın adedince,
Zatının rızası,
Arşının ağırlığı ve kelimeler inin toplamınca
Efendimiz Hz. Muhammed (sas) ve O’nun ehli ve ashabı üzerine salât ü selam la
bir kere daha yâdederek huzûr-u İlahi'de el açıp yakarıyoruz

Ey her şeye hayat bahşeden Allah’ım
bütün insanlık, hatta bütün bir varlık âleminin bayramı sayılan
mübarek günleri vardır.
bir gün daha vardır ki,
o da Allah Rasûlü’nün dünyayı teşrif buyurarak
tenezzülen aramıza girip bizi şereflendirdiği kutlu zamandır.
Bizler şimdi o anı yaşıyoruz.
Rahmet-i Rahman’ın galeyana geldiğine inandığımız
bu kutlu zaman diliminde,
Mevlid Kandili’nin bizim için hakiki bayram olması ümidiyle,
ümmet-i Muhammed’in hal-i pürmelali açısından
bayram hediyesin e en muhtaç birer yetim olduğumuz mülahazasıyla,
 Şefkat Peygamber i’nin ruhaniyet ine sığınarak,
sen den yeniden bir kere daha diriliş istiyoruz ya rabbi

Ey her şeye gücü yeten Allah’ım
Efendimiz i düşünmekle
hayatın hiç kimseye nasip olmayan tadını
ve varlığın bitmeyen zevkli maceralarını duyarız.
Duyarız imanın yenilmez gücünü,
Duyarız Müslümanlığın kahramanlık olduğunu,
Duyarız doğruluğun paha biçilmez kıymetler ihtiva ettiğini,
Duyarız iffet ve ismetin, melekleri nkine denk insan tabiatının bir buudu haline geldiğini.
N’olur bu ve benzeri nice güzellikleri daha derince ve engince
Bütün insanların ruhlarına duyur ya Rabbi!

Ya Rabbel alemin
Onun terbiyesi, onun üslûbu ve onun sistemiyl e yetişmiş olan nesilleri n
imanları iz’ân ufkuna erişiyor,
muhabbetl eri çağlayanlara dönüşüyor.
efendimiz i bu ölçüde duyup sevmeleri münasebetiyle
her an daha da şahlanıyor
ve o kutlunun arkasında bulunma sevinciyl e adeta yeni bir asr-ı saadet yaşanıyor.
Sen dünyamıza yeniden bir huzur çağı
ve gül devri yaşat ya Rabbi!

Ey yüceler yücesi Allah’ım
Yüzümüz yok, hicap içindeyiz;
Efendimiz in senin katındaki nazının geçerliliğine de ümitlerimiz tam.
Keşke ne seviyede olursa olsun
efendimiz den hiç uzaklaşmasaydık;
ondan gelen ışıklardan
ve ruhlarımıza boşalan mânâlardan
hiç mahrum kalmasaydık..
ve onu o inandırıcı çehresiyle
içlerimizde hep taptaze ve dipdiri duyabilse ydik!..
sen bizleri kendi uzaklıklarını aşabilen
hak ve hakikatle ri de bütün derinlikl eriyle duyabilen lerden eyle ya rabbi!

ya ilahel alemin
O güzeller güzeli Sevgiliyi, bir kere daha misafirim iz eyle..
tahtını sinelerim ize kur
gönüllerimizdeki karanlıkları kov,
bütün benliğimize ruhunun ilhamlarını duyur
ve bize yeniden diriliş yollarını göster ya rabbi

İnananları karanlıklardan aydınlığa çıkaran Allah’ım
her gün biraz daha azgınlaşan şu zulmetler i o kutlunun ışığıyla dağıtıver
herkesi inleten zulüm ve adaletsiz lik ateşini söndürüver.
her şekliyle kine, nefrete, düşmanlığa kilitlenm iş şu zavallı ruhların boyunlarındaki zincirler i çözüver
sevgiye, merhamete, şefkate hasret giden sinelerim izi muhabbetl e, hoşgörüyle coşturuver
ruhlarımızı aklın aydınlığı, gönüllerimizi de mantık ve muhakeme enginliğiyle buluşturuver
ve bizi kendi içimizdeki hicran ve hasretler imizden kurtarıver ya Rabbi!

Ey merhameti bol olan Allah’ım!
şefkati, adaletini aşkın gönüller sultanını unuttuğumuzun
ve saygısızlıkta bulunduğumuzun farkındayız.
Biliyoruz ki o rahmet nebisi
incinse de küsmedi
Vefasızlık görsede alakayı kesmedi
Başını yaranlar, dişini kıranlar karşısında bile ellerini açıp dua dua yalvardı.
Katiyen lanette bulunmadı. Lanet ve bedduaya “âmin” de demedi.
Sinesini, Ebû Cehil'leri bile ümitlendirecek ölçüde açabildiği kadar açtı
ve her sözünü, her davranışını senin rahmetini n enginliğine bağladı.
Sen bizleri onun o engin merhameti nden istifade eden
ve şefaatine de nâil olanlarda n eyle ey Rabbi!

Ey ihsanları sonsuz olan Allah’ım
düşe-kalka olsa da hep Efendimiz in izinde yürüme gayretind eyiz.
N’olur bizi bir kere daha sevindir.
Sevindir ki; bağının taptaze fidanlarıyla
adını âleme tam duyuracak demdeyiz.
Bu dünya ışığa hasret gidiyor.
Bizler o kırık azimlerim iz ve o çatlamış ümitlerimizle,
yolların hakkını veremesek de hep yollardayız.
Sadece hislerimi zle de olsa, aradığımız hep senin habibin;
N’olur gönüllerimiz bir kere daha onunla dolsun,
ufuklarımızı saran şu upuzun geceler yerlerini gündüzlere bıraksın
ve viladeti bizim hakiki bayramımız olsun..

Ey yapılan dualara cevap veren Allâh’ım
Sana itaat edilir Sen karşılığını veririsin;
Sana isyan edilir, sen bağışlar ve affedersi n,
Darda kalanlara icabet edersin,
Zararı sıkıntıyı ortadan kaldırırsın
Hastalara şifa, dertliler e deva verirsin
Günahları bağışlar, tövbeleri kabul edersin
Sen bizlerin dualarını kabul buyur ya Rabbi!

Allâh’ım
acizlikte n, üzüntüden, tasadan, kederden,
Korkaklıktan, kabir azâbından, cehennem ateşinden sana sığınırız.
Bizleri kötülükten ve kötülerin şerrinden emin eyle ya Rabbi!

Ey Yüceler Yücesi!
bize karşı düşmanlık duygularıyla oturup kalkanların kalblerin i yumuşatmak murad ediyorsan,
bize ve gönüllüler hareketin e karşı onların kalblerin i yumuşat
ve sinelerin i daimî bir sevgiyle doldur! Ya Rabbi!
Ey kalbleri evirip çeviren Sultanlar Sultanı!
Bizim kalblerim izi de, onların kalblerin i de sevdiğin ve hoşnut olduğun güzelliklere çevir! Ya Rabbi!

Allahım
Sen bizlere bizi aşan istidat ve kabiliyet ler ver
ve lutfedeceğin bu kabiliyet leri
senin rızan yolunda kullanmayı
bizlere nasip eyle ya Rabbi!

Allahım
Sen bizlere peygamber leri donattığın sıfatları lutfet lakin biz lutfedeceğin
bu sıfatları tefahur vesilesi yapmayalım ve hep kendimizi sıfır görelim ya Rabbi!

Allahım
Cümlemize vicdan genişliği lutfet
Kalplerim ize inşirah bahşet
Bizleri kollektif şuura sahip kullarından kıl
Ve bizleri müttakilere rehber eyle ya Rabbi!

Ey yüceler yücesi olan Allahım
Biz ümmeti Muhammedi n dağınıklığını gider
Bize ve ülkemize birlik ve dirlik ver
Bütün dünyaya da huzur ve barış nasibeyle ..
Kalplerim izi birbirene ısındır ve
Bizleri birbirimi ze sevdir
Dünyanın dört bir tarafında hizmet eden kardeşlerimizi
Bizlerle beraber ihlas-ı etemme muvaffak kıl ya Rabbi!

Allâh'ım!
Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’in Sen'den istediği
her türlü hayrı Sen'den istiyor,
yine Peygamber Efendimiz in sana sığındığı
her türlü şerden de
sana sığınıyoruz.

Yâ Erhamerrâhimîn ve Yâ Ekremelek remîn!
Bizim, anne-baba ve ecdadımızın
Bize rehberlik ve kılavuzluk yapan büyüklerimizin,
Bir harf bile olsa kendileri nden istifade ettiğimiz hocalarımızın,
Sevdikler imizin, sevenleri mizin,
Içinde neş’et ettiğimiz beldedeki insanların,
Milletimi z fertlerin in,
Kadın-erkek inanan bütün arkadaşlarımızın,
Dostlarımızın, kardeşlerimizin..
Bize karşı hep civanmertçe davrananl arın..
Hayır dualarında unutmayıp
Her zaman bizi de yâd edenlerin ..
Üzerimizde hakkı bulunan kimseleri n..
Kıymetli nasihatle riyle
Bize bekâ desenli sâlihatın yollarını gösterenlerin...
Ve bütün ümmet-i Muhammed’in
Günahlarını bağışla! Ya Rabbi!

Allahım!
Duamızın sonunda Sana olan minnet ve şükran hislerimi zi
Bir kere daha tekrarlıyor,
Resûl-ü zîşânı, âlini, ashabını
Bir kez daha salavâtlarla anıyor
Ve dualarımızı kabul buyurmanı istirham ediyoruz.
Ne olur, bizlerin dualarına icabet buyur ya Rabbi!

amin ve selamün alel murselin
vel hamdü lillahi Rabbi’l-alemin…



ÖMER FARUK ŞENTÜRK

RABBİMİZE DUA

Bismillah irrrahman irrahim

- Ya Rabbi  Sana ve Resulüne itaat etmemizi ve bildirdik lerinle amel etmemizi nasip eyle

- Ya Rabbi  Faydasız ilimden, makbul olmayan ibadetten ve kabul edilmeyen duadan sana sığınırız

-  Ya Rabbi   Bildiğimiz-bilmediğimiz bütün iyilikler i ver, bildiğimiz-bilmediğimiz bütün kötülüklerden de koru

-  Ya Rabbi   Her işimizin sonunu güzel eyle, dünya musibetle rini ve ahiret azabından bizi koru

- Ya Rabbi   Bizi sabreden ve şükredenlerden eyle

-  Ya Rabbi   Bizi dostlarına dost, düşmanlarına düşman olanlarda n eyle

-  Ya Rabbi   Acizlikte n, tembellik ten, korkaklıktan, cimrilikt en ve her çeşit hastalıktan sana sığınırız

-  Ya Rabbi   İşinde sebat eden, nimetine şükreden, ibadetini güzel yapan ve doğru konuşanlardan eyle

-  Ya Rabbi   Bedenime, kulağıma, gözüme sıhhat ver! Küfürden, fakirlik ve kabir azabından sana sığınırız

-  Ya Rabbi   Sıhhat, afiyet ve güzel ahlak ver! Kaza ve kaderine rıza gösterenlerden eyle

-  Ya Rabbi   Gece ve gündüz gelecek kötülüklerden, musibetle rini kötü arkadaştan ve kötü komşudan sana sığınırız

-  Ya Rabbi   Ölünceye kadar ibadet etmemizi, ömrümüzün hayırlı amellerle sona ermesini nasip et ve Cennetini ihsan eyle

-  Ya Rabbi   Zulmetmek ten, zulme uğramaktan sana sığınırız

-  Ya Rabbi   Bize dünya ve ahirette iyilik, güzellik ver ve Cehennem azabından bizi koru

-  Ya Rabbi   Bana, anne ve babama verdiğin nimete şükretmemi ve hoşnut olacağın salih bir amelde bulunmamı ilham et ve beni rahmetinl e salih kulların arasına kat

-  Ya Rabbi   Hakkımızda hayırlısını eyle, hayırlısını gönlümüze razı eyle

-  Ya Rabbi   Bütün korkulard an ve afetlerde n koru.

-  Ya Rabbi   Hayatta ve ölümden sonra bütün hayırlar adına, en ileri hedeflere bizi ulaştır.

-  Ya Rabbi   Sana yaklaştıracak amelleri bize  sevdir

-  Ya Rabbi   Bizi öyle bir amellere muaffak kıl ki,biz o amellerle  Seni  zikirle  sevgine ulaşalım

-  Ya Rabbi   Rızana muaffak kıl,amelde ihlasa muaffak kıl İsmin anıldığında kalbi titreyen kullarına nasip ettiğin haşyet hissine muaffak kıl

-  Ya Rabbi   Eğer unuttuk ya da yanıldıysak bizi tutup sorguya çekme! Ey Rabbimiz, bize bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme!

-  Ya Rabbi   Muhabbeti ni hissettir,hakikati sen öğret marifete ulaştır

-  Ya Rabbi   Bize gücümüzün yetmeyeceği yükü de yükleme! Bağışla bizi, mağfiret et  rahmet et bize! Sensin bizim Mevlamız, kâfir kavimlere karşı yardım et bize

-  Ya Rabbi   Efendimiz Muhammed (a.s)öyle bir salat ve selam et ki,o salat ile bizi nerden qeldiqi belli olmayan tehlikele rden, afetlerde n, musibetle rden korusun

-  Ya Rabbi   Kusurlarımızı affet,bizi kendine kul kabul et.Emanet ini kabzetme zamanına kadar bizi emanette emin kıl

-  Ya Rabbi   Bizlere helal kazançlı hayırlı işler ver razı olduğun dosdogru yolundan ayırma

-  Ya Rabbi   Cehennem eteşinden ümmeti Muhammedi koru bizleri ehli sünnetten bir zerre kaydırma

-  Ya Rabbi   Efendimiz e komşuu eylee kevser havuzunda n efendimiz in mübarek ellerinde n bizlere o  şarabından tattır inş.

-  Ya Rabbi   Bizi nefsimizl e başbaşa bırakma; nefsimizi n vesvesesi ne, mağlup etme, takva sahibi kullarından eyle.

- Ya Rabbi   Kötü huyları benden uzaklaştır. Onları Senden başkası benden uzaklaştıramaz. Ben seninleyi m. Sana döneceğim. Sen yüceler yücesisin. Affına sığınıyor, sana yöneliyoruz

-  Ya Rabbi,   Sen Ümmeti Muhammede (Filistine, Lübnana.. dünyada zalimler yüzünden ezilen masumlara) yardim et, bizlere birlik ve beraberli k icinde yasamyi nasip et.

-  Ya Rabbi   İlahi ,müslümanlar galip eyle inşaallah bizi dinin üzre sebat eyle Habibine melek ordularınla yardım ettin bize yeryüzünde küffar ile savaş içinde olan müslüman ordularına da bu nimeti nasip et yardım et

-  Ya Rabbi   Acımasız zalimlere aman verme ya rabbi Filistin'de Çeçenya'da Afganista n'da her nerede olursa müslümanlara eziyet etmek isteyenle re fırsat verme ya Rabbi sen Gafurur Rahimsin sen onları koru zalimleri n eline bırakma

-  Ya Rabbi   Hain melun zalim küffar ehlini  ülkemizden müslümanlardan uzak eyle

-  Ya Rabbi   Şehitlerimizin şefaatlerini nasip eyle yaşayan cihangir,mücahit kardeşlerimize dua larımızın yüzü hürmetine koru muhafaza et rahmet eyle

-  Ya Rabbi   Bizleri sırat-i mustakim yolundan ayırmak isteyenle ri engelle , onlara hidayetse  hidayet, degilse kahret  perişan et

-  Ya Rabbi   Biz imtihan için geldiğimiz bu dünyada bizi aciz bırakma çaresiz bırakma korktukla rımdan emin umduklarımıza nail eyle kereminle kuşat gönüllerimize huzur ver

-  Ya Rabbi..;Bana DuA edenlerin duasini…Benden dua bekleyenl erin
 duasini…Benden dua isteyenle rin duasini…Ve ;Benim dualarimi
Dergah-i Izzetinde kabul eyle

-  Ya Rabbi,   Bizleri dogru yolumuzda n ayirma, seytana ve nefsimize uydurma

-  Ya Rabbi,   Kıldığımız namazları kabul eyle! Ahir ve akıbetimizi hayreyle! Son nefesimiz de kelime-i tevhid söylememizi nasip eyle! Ölmüşlerimizi af ve mağfiret eyle!

 -  Ya Rabbi,   Sana yapmis oldumuz ibadetler i dergahin’da kabul eyle


-  Ya Rabbi,   Sen bizleri cehennem azabindan, kabir azabindan, hayatin ve ölümün fitnesind en ve Deccalin serinden sana siginiriz sen bizleri koru

-  Ya Rabbi   Dualarımızı salih kullarının duaları gibi kabul etmeni diliyoruz! Ne olur, ümitlerimizde bizi haybet ve hüsrana uğratma

- Ya Rabbi  Bütün ölmüslerimizin ve Sevgili Peygamber imizin sallallah u aleyhi vesselemın ruhu Allah’u Teâlâ’nin rizasi icin
    
- Ya Rabbi Amin diyenleri nde felah ve selameti için
dularımızın ve tüm dilekleri mizin kabulü için
El-Fatiha

MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 1. BÖLÜM SONU


 
 
 
 
 
« Son Düzenleme: Nisan 13, 2018, 12:11:45 ÖS Gönderen: admin » Logged
« Yanıtla #1 : Haziran 02, 2011, 02:34:51 ÖS »
admin
Ziyaretçi
MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 2. BÖLÜM KANDİL GECELERİ - LÜTFEN BURAYI TIKLAYIN


MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 2. BÖLÜM

KANDİL GECELERİ

http://www.ilahiyatforum.com/forum/kandil-geceleri-t863.html?s=4038ebed79b3a76cb9acf7c6f1750b13&t=863
(İktibas Dergisi 150. ve 287. Sayılarından Alıntıdır)

KANDİL GECELERİ

Müslümanlarca kandil geceleri diye bilinen geceler; Rabiulevv el ayının onikinci gecesi olan Mevlid Recep ayının ilk cuma gecesi olan Regaib yine Recep ayının yirmiyedi nci gecesi olan Mirac şaban ayının onbeşinci gecesi olan Beraat ve Ramazan ayının yirmi yedinci gecesi olan Kadir Gecesidir .
Osmanlılar döneminde II.Selim zamanından başlayarak minareler de kandiller yakılarak duyurulup kutlandığı için "Kandil" olarak anılmaya başlamıştır.
Yukarıda adı geçen gecelerin hiçbirisini Peygamber Efendimiz kutlamamıştır. Bunlar Peygamber imizden çok zaman sonra kutlanmay a başlamıştır.
Bu gecelerde n Kadir gecesinin önemi ile ilgili olarak Kur'an-ı Kerim'de müstakil bir sûre bulunmakt adır. Bu sûrede Allah-u Teala Kadir gecesinin bin aydan daha hayırlı olduğu bildirmiştir. Fakat bunun da Ramazanın yirmiyedi nci gecesi olduğuna dair kesin bir delil yoktur. Kadir gecesi ile ilgili hadislere bakıldığında Peygamber imizin (sav) mü’minlere tavsiyesi Kadir gecesini Ramazan ayının son on gününün tek gecelerin de aramaları şeklinde olmuştur. Buna göre Kadir gecesi Ramazanın yirmibir yirmiüç yirmibeş yirmiyedi ve yirmidoku zuncu gecelerin den herhangi biri olabilir. Yani Kadir gecesi zamanımızda müslümanlarca ihya edilmeye çalışıldığı gibi herkesçe bilinen bir gece olmayıp aksine gizlenmiştir. Resululla h (sav) bile Kadir gecesinin Ramazanın kaçıncı gecesi olduğunu bilmiyord u.
Beraat gecesinin fazileti ile ilgili olarak da Peygamber imizden nakledile n birkaç hadis bulunmakt adır. Bunlardan bir tanesinde Allah’ın dünya semasına tecelli edeceği Kelb kabilesin in koyunlarının kılları adedince insanı bağışlayacağı ve kendisine edilen tüm duaları kabul edeceği anlatılmaktadır. ( Tirmizi Sıyam 39; İbn Mace İkamet 191 ) Birçok alim bu hadisleri n isnadlarında problem bulunduğunu dolayısıyla hadisleri n zayıf olduğunu ve bunlarla amel edilmeyec eğini belirtmişlerdir. Ebu Bekir İbnu’l-Arabi Beraat gecesinin fazileti hakkında bir tek sağlam hadisin bile gelmediğini söylemektedir. Peygamber imiz Muhammed (sav)’in ve sahabe-i kiramın mescidler de bu geceyi ihya etmek için toplandığı özel dualar ettikleri bugün özellikle ülkemizde olduğu gibi bu geceye has namaz kıldıkları şeklinde tek bir rivayet dahi gelmemiştir. Bazıları Duhan sûresinde geçen: “ O gecede her hikmetli buyruk ayrılır ve katımızdan bir emirle ilgilisin e yollanır.” ( Duhan 44/4-5 ) ayetlerin e bakarak o gecenin Şaban ayının on beşinci gecesi olan Beraat gecesi olduğunu söylemişlerdir. Buna dayanarak da Allah’ın o gecede kulların rızıklarını taksim ettiğini ecellerin i tayin ettiğini bir sonraki Şaban ayının on beşine kadar olacak tüm olayları takdir ettiğini dolayısıyla bu gece yapılacak olan dua ve ibadetler in mutlaka kabul edileceğini iddia etmişlerdir. Böylece peygamber imiz ve ashabının yapmadığı bu geceye has bir takım ibadetler ortaya çıkmıştır. Halbuki Allah-u Teala aynı sûrede şöyle buyurmakt adır:
“ Hâ Mîm. Andolsun o apaçık kitaba ki biz onu mübarek bir gecede indirdik. Çünkü biz uyarıcıyız. O gecede her hikmetli buyruk ayrılır ve katımızdan bir emirle ilgilisin e yollanır.” ( Duhan 44/1-5 )
Görüldüğü gibi Allah-u Teala işlerin taksim edildiği gecenin Kur’an-ı Kerim’in indirildiği gece olduğunu bildirmek tedir. Kur’an’ın da Şaban ayının on beşinde değil; Ramazan ayında ve Kadir gecesinde nazil olduğunu diğer ayetlerde n öğrenmekteyiz:
“ Ramazan ayı ki o ayda insanlara yol gösterici doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an indirilmiştir.” ( Bakara 2/185 )
“ Muhakkak ki biz Kur’an’ı Kadir gecesinde indirdik.” ( Kadir 97/1 )
Recep ayında bulunan Regaib ve Mirac kandiller i hakında da herhangi bir delil bulunmama ktadır. Yalnız Recep ayı hakkında bir kaç söz söylenmesi gerekmekt edir: Recep ayı ‘Haram Aylar’ dan bir tanesidir . Diğerleri Zilkade Zilhicce ve Muharrem aylarıdır. Bu aylarda savaşmak haram kılınmıştır. Dolayısıyla bu ayların diğer aylara göre bir fazileti bulunmakt adır. Alimler bu aylarda oruç tutmanın müstehab olduğunu söylemişlerdir. Recep ayında oruç tutmak da bu kabildend ir ve müstehabdır. Yalnız halk arasında üç aylar olarak bilinen Recep Şa’ban ve Ramazan ayları hakkında rivayet edilen: “ Recep Allah’ın ayıdır Şa’ban benim ayım Ramazan da ümmetimin ayıdır.” Sözü hakkında alimlerin çoğu “ bu uydurmadır” demiştir. Ayrıca yine Recep ayının fazileti hakkında: “ Kim o ayda şu kadar namaz kılarsa ona şu kadar sevap verilir kim o ayda istiğfar ederse ona şu kadar ecir verilir.” Şeklinde hadis diye rivayet edilen sözlerin hepsi mübalağadır hepsi alimler tarafından tekzib edilmiştir.
Rabiulevv el ayının on ikinci gecesi olan Mevlid kandili ise ilk defa hicretten üçyüz yıl sonra Mısır’da Fatimiler Devleti döneminde kutlanmay a başlamış ve günümüze kadar gelmiştir. Peygamber Efendimiz in doğum günü olan bu günün faziletin e dair de herhangi bir delil mevcut değildir.
Ayrıca Mirac Regaip ve Beraat gecelerin in de ilk defa hicretten tam dörtyüz yıl sonra Kudüs’te ihya edilmeye başlandığını belirtmel iyiz. İşte o günden sonra bu kandil gecelerin de halk camilerde toplanıp çeşitli ibadetler le bu geceleri ihya etmeye başlamıştır. Daha sonra bu kutlamala r İslam dünyasının bazı bölgelerinde yayılmaya başlamış ve bir gelenek halini almıştır.
Sonuç olarak şu söylenebilir ki; ne Kur’an’da ve ne de sünnette bugün müslümanlarca kutlanan kandil gecelerin e işaret vardır. Mübarek kabul edilen geceler Peygamber Efendimiz ve ashabından çok sonra Mısır ve Kudüs’te kutlanmay a başlamış daha sonra da İslam dünyasının çeşitli bölgelerine yayılmıştır. Osmanlı padişahlarından II. Selim döneminden itibaren ‘kandil’ adını alan bu geceler miraciye regaibiye mevlüt gibi çeşitli etkinlikl erle ihya edilmiştir. Kandil gecelerin i kutlayan her toplum kendi kültüründen bir şeyler eklemiş ve böylece bu geceler gelenekse lleşmiştir. Günümüzde de kandil geceleri halk camilere akın etmekte kandil simidi ve tebrikleşmelerle son derece yoğun olarak kutlanmay a devam etmektedi r.




Berat Kandili ve İnancımız
Dr. M. Hanefi PALABIYIK 1

Burada "neden mübarek gün ve geceler vardır?" "gerçekten her düşünce dünyasında özel gün ve geceler olmalı mıdır?" veya "neden insanlar özel gün ve gecelere ihtiyaç duyar veya duyarlar mı?" vb. soruların cevaplarını irdelemey eceğim. Yapacağım şey bence bu soruların cevaplarının verilmesi nden sonra da bu sorulara hiç cevap verilmese de vukua gelmesi kaçınılmaz olan son durumu ortaya koymaya bir de pratikte gün ve gecelere nasıl bakıldığını tavsifen ifade etmeye çalışacağım.

Kur'ân'da halk arasında bilinen "mübarek geceler" manasında sadece "Kadir Gecesi" ve "İsrâ (Mirac) Gecesi"nden bahsedilm ektedir. Kadir gecesi Kur'ân'ın inmeye başladığı gecedir2 ve bu gece de Ramazan ayı içindedir3. İsrâ (Mirac) Gecesi ise Hz. Peygamber (sav)'in tebliğinin 10. yılında vaki olan ve hakkında rivayet edilen olayların (Mirac olayı) bir kısmını (İsrâ olayını) Kur'ân'ın anlattığı mucizesin in(!) cereyan ettiğine inanılan gece olarak zikredilm ektedir ve ayet şu şekildedir: "Yüceliğinde sınır olmayan O (Allah) ki kulunu geceleyin kendisine bazı alametler imizi göstermek için (Mekke'deki) Mescid-i Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mesdid-i Aksa'ya götürdü. Çünkü gerçekten her şeyi işiten her şeyi gören O'dur."4

Hz. Allah Kur'ân'da yine şöyle buyurmakt adır: "1. Hâ-mîm 2. Düşün özünde açık olan ve her hakikati bütün açıklığıyla ortaya seren bu ilahî kelamı! 3. Biz onu kutlu bir gecede indirdik: zaten Biz (insanı) her zaman uyarmakta yız. 4. O (gece)de bütün (iyi ve kötü) şeyler arasındaki farklılık hikmetle ortaya konmuştur 5. Katımızdan bir emir gereği: çünkü Biz (doğru yola ileten mesajlarımızı) her zaman göndermekteyiz..."5

Bu ayette geçen "gece" kelimesi ile Tirmizî'nin Sünen'inde6 "Yüce Allah Şaban ayının ortasındaki gecede dünya semasına iner. Kelb Oğulları koyunlarının tüyleri sayısından daha çok insanı affeder.. ." şeklinde ve diğer kitaplard a geçen Hz. Peygamber (sas)'in hadisleri ndeki "gece" kelimesin in işaret ettiği murad-ı ilahî birbirler iyle örtüştürülerek(!) "berat" gecesi diye isimlendi rilen bir gece ihdas edilmiştir.

Özellikle halkın elinde dolaşan (maalesef çoğu tasavvuf kaynaklı) klasik kitaplarımızda geçen şu hadis de Duhan suresinde ki mezkur ayetlerle bilhassa dördüncü ayetteki "O (gece)de farklılık ortaya konmuştur" ifadesiyl e örtüştürülür: "Şaban ayının 15. gecesinde Allahu Teala gelecek sene o geceye kadar bir senelik işleri tedbir takdir ve tayin eder. O yıl içinde ölecek olanların isimleri yaşayanlar defterind en ölüler defterine geçirilir o sene hacca gidecek olanlar yazılır doğacak ve ölecek olanlarla bütün canlıların yaşaması için gerekli ihtiyaç maddeleri o gece tespit ve takdir olunur. Herkesin amel ve işleri Allahu Teala'nın huzuruna bu gece çıkarılır..."

İslamî ilimlerle az çok uğraşan herkes "Hadis Usulü" ilmindeki şu kaideyi hatırlarlar: "İlk dönem İslam alimleri/muhaddisler ahkam ifade eden konularda ki hadisleri almakta/kabul etmekte gösterdikleri titizlikl eri diğer hadisler özellikle de fezâil (faziletle r) ile ilgili hadislerd e göstermemişlerdir." Bu yüzden "faziletli amel" veya "faziletli ..." şeklindeki ifadeleri n yer aldığı hadisleri n çoğunun "zayıf veya uydurma" olabileceğine işaret etmişler ve bu hususa bizim dikkatler imizi çekmişlerdir.

Yukarıdakiler göz önüne alınınca şu anda müslümanlar arasında rağbette bulunan "mübarek günler ve geceler" konulu kitaplard a yer alan hadisleri n neredeyse tamamının zayıf uydurma ve esaslı hadis kitaplarında yer almayan veya yer alsa da zayıflığına işaret edilen hadisler oldukları gözlenebilir. Tabii böyle mübarek(!) bir gece düşünülünce o gecenin ihyası için şu kadar rekatlı ve şöyle dualarla meşgul namaz vb. ibadetler de beraberin de zikredile rek Hz. Peygamber (sas)'e isnat ettirilec ektir.

Durumun aşağıda temas edeceğimiz mantığı belli olmakla beraber yukarıda zikredile n ayetin7 Berat gecesiyle ilgisinin olmadığını da belirtmek gerekmekt edir. Yine böyle bir gecenin Hz. Peygamber (sas) ve sahabesi tarafından ihya edilmesi/kutlanması gibi bir geleneğin olmadığı da herkes tarafından bilinmekt edir. Zaten herhangi bir şer'î dayanağı bulunmadığından halk arasında yaygın hale getirilmiş olan ve bazı mübarek gecelere mahsus olduğu zannedile n namazları cemaatle kılmak bidat olduğu için de mekruhtur .8

Yine önemle belirtilm esi gereken bir başka husus da bu konularda zikredile n ve Allah'ın kullarını ibadete yönlendirmeyi hedeflediği düşünülen bu hadisleri n(!) teker teker incelendiği zaman çoğunun Kur'ân'a ters ve kendi aralarında da çelişkili oldukları müşahede edilebili r. Sadece birini örnek verecek olursak: "...Allah bu gecede kendisine şirk koşmayan herkesi mağfiret eder ancak büyücü falcı ve devamlı şarap içenler riya ve zinada ısrar edenler bu af ve mağfiretin dışında kalırlar. Ancak tevbe ederlerse hariç."9

Sonuç Allah ve Resulünün "dini"nden uzak olmayı savunmamız ve bir de bu hale "din" demek gibi bir cüreti bile kabullenm ekten kaçınmamız gerekirke n "insanları ibadete teşvik etmek gayesiyle" belli günleri kendisi istemeksi zin "Allah'a has" kılmaktır. Bunun mazereti ne olabilir? O'nun noksanını mı tamamlama ya çalışıyoruz?

- Böyle bir anlayış "her gün rezil ... gecesinde âbid" olan kulların sayısını artırmamış mıdır?

- Her gün yaşanması ve hayata geçirilmesi istenen dinî zihniyeti n belli gün ve gecelere tahsis edilmesi bunun sonucu değil midir? Mesela ülkemizdeki bir çok şehirde "kandil münasebetiyle kapalı" bar pavyon kumarhane vs. bu anlayışın uzantısı değilse nedir?

- "İnsanların zaten dinden ve ibadetten uzak olduğunu hiç olmazsa kandiller vesilesiy le cami ve ibadete yöneldiklerini bu yüzden bunların bidat da olsa yapılmasını ve yaşamasını" istemenin mantığı ile hareket edenler "dini belli günlere tahsis eden ve sadece o günleri öne çıkaran ve o günler vesilesiy le kurtuluşa ereceğini zanneden "Hıristiyan" mantıklı anlayışı öne çıkarmış olmuyorla r mı?

- "Böyle bir geceyi ihya etmek suretiyle bir yıl ihya edilmiş olunur" anlayışı da insanların "köşe dönme" mantığına destek olmuyor mu? Bakın etrafınıza bunun misalleri ni ve kendi nefsinizd e de icraatını müşahede etmiyor musunuz?

- "Fazla mal göz çıkarmaz fazla ibadetten ne zarar gelir" demek de çözüm değildir. Çünkü dinin sahibi ve bildireni olarak Allah tatbikatçısı olarak da Peygamber i kullara böyle bir mükellefiyeti yüklemediği gibi daima zikir ve tefekkür halinde olmasını ve böylece de "müslüman zihinli" şahsiyetlerin oluşmasını arzulayan hedefleri de sapmış olmaz mı? Çünkü "daima" yerini "bazı gün ve gecelere" bırakmıştır. Sonuç açıktır: Bidatlere boğulmuş sapmış ve tahrif edilmiş bir din. Bu bidatlerı savunmakt an başka bir şey de değildir.

Heyhat bazı özel gün ve gecelerin insanlar üzerindeki psiko-sosyal fayda ve tesirleri nin yazılması beklenen(!) bu tarz bir yazının sonucu nereye vardı... Bu yüzden birileri "bir tek kandiller imiz kalmıştı onu da elimizden çıkarmaya çalışıyorlar" demesinle r. Ben dini zorlaştırmak ve kolaylaştırmak gibi bir hedef de gütmüyorum. Çünkü dinin bizzat kendisi kolaydır ve ben size -kanaatimce- daha doğru ve asıl olanı tavsiye ediyorum üstelik benim diyeceğim belki de daha zor olanı: "Devamlı Adam Gibi Müslüman Olmak." Aslında zor görünse de mümine kolay gelen budur: "Bazı geceler ve günlerde değil daima müslüman olmak ve daima müslümanca düşünmek." Hangisi zor hangisi daha kalıcı akılcı ve hangisi bizden istenen?


Dipnotlar

1- Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi

(E-mail: hanefim@yahoo.com)

2- 97 Kadir 1-5; 44 Duhan 3

3- 2 Bakara 185

4- 17 İsra 1

5- 44 Duhan 1-5

6- Savm 39

7- Duhan 1-4

8- Vehbe Zuheyli İslam Fıkhı Ansiklope disi II. Cilt Ek: Nafile Namazlar S.Y.

9- Örnekler İçin bkz. İsmail Coşar Kadir Gecesi ve Kandiller imiz Ankara 1976; Osman Karabulut Mübarek Aylar Günler ve Gecelerin Faziletle ri Konya ty. III. Baskı; M. İhsan Oğuz İslam'da Mübarek Günler ve Geceler İstanbul 1997 IV. Baskı.






KANDİLLER


Peygamber salallahu aleyhi ve sellem'den kutlaması hakkında sahih bir nakil sabit olmayan ve genellikl e İslam aleminde ve özellikle de ülkemizde kutlanan bazı kandil geceleri hakkında müslümanları uyandırmayı kendimize görev bilerek bu araştırmayı yaptık. Cenabı Hak'dan bütün müslümanlar için faydalı olmasını dileriz.
Şimdi ise bu kandil gecelerin i tertip üzerine arz edip onları kutlamanın meşru ve gayrı meşru olması konusunda İslam alimlerin in görüşlerini de zikredeceğiz.

1) MEVLİT KANDİLİ: İsminden de anlaşıldığı üzere Peygamber sallallah u aleyhi ve sellem'in doğduğu gecedir Rabi'u'l-Evvel ayının on ikinci gecesine rastlamak tadır. Bu gecenin ne fazileti ve ne de kutlanması hakkında hiç bir rivayet sabit olmamıştır. Dolayısıyla Peygamber imiz sallallah u aleyhi ve sellem doğum gecesini ne kendisi ne ashabı ve ne de selefi salibin kutlamış değildir. Bunun üzerine İlim ehli bu geceyi o maksatla ihya etmeyi ve de mevlit okumayı dinde ihdas edilmiş bir bid'at saymışlardır. Nitekim okunan mevlidin de bu babtan sayıldığı ilim ehiince malumdur.(l)

2) REGAİP KANDİLİ:
Bu geceyi İhya etrnek maksadıyla Recep ayının ilk Cuma gecesi yani akşamla yatsı arası kılınan on iki rek'atlık namazın ve bu gecenin fazileti hakkında dayanılan rivayet şudur:
Enes İbn Malik (radıyallahuanhu) Allah Rasulu (sallallah u aleyhi ve sellemj'in şöyle dediğini rivayet ederi:
"Recep ayında orucun faziletin i zikrettik ten sonra devamla) "O ayda bulunan İlk Cuma gecesinde n gafil olmayın. Çünkü o melekleri n regaip diye isimlendi rdikleri bir gecedir. Kim recep ayının ilk Perşembe gününü oruç tutar ve o günün akşamla yatsı arası on İki rekat namaz kılarsa (namazın keyfiyeti ni açıkladıktan sonra) Allah-u Teala o kimsenin günahlarını bağışlar" (2)
İbnu'l-Cevzi bu hadis hakkında şunları söyler:
"Bu hadis Allah Rasulu (sallaliah u aleyhi ve sellem) üzerine uydurmadır. Ali İbn AbdiÜah İbn Cahdami bu rivayetiy le ilim ehli tarafından itham olunup yalancı sayılmıştır. Şeyhimiz hafız Abdulvaha b'ı şöyle derken işittim: Bu hadisin ravileri meçhuldür. Ravilerle ilgili bütün kitaplard a onları aradım ve bulamadım". (3)
İbnu'l-Cevzi sözüne şöyle devam eder:
"Bu hadisi uyduran kimse bid'atında çok aşırı gitmiştir. Çünkü bu namazı kılan kimse önce gündüz oruç tutacaktır. Belki de o günün gündüzü çok sıcaktır oruçlu olunca da akşam namazına kadar haliyle yemek yeme imkanı bulamayac aktır akşam nama¬zından sonra bu namaz için uzun tesbihat sebebiyle kıyamda ve secdede duracak gayet eziyet çekmiş olacaktır. Ben doğrusu ramazan ve teravih namazlarına nazaran insanların bunda nasıl izdihamlaştıklarını kıskandım. Bilakis bu namaz halk indinde diğerinden daha büyük ve değerlidir. Çünkü bu namazda diğer beş vakit namaza gelmeyenl er hazır bulunuyor .(4)
Hafız Ebu'l-Hitab ise şunu söyler: "Regaib namazını uydurmakl a ittiham edilen kimse Ali Ibn Abdillah İbn Cahdami'dir. Meçhul olan raviler üzerine uydurmuştur. Ki bunlar kitapların tümünde mevcut değildir.(5)
Hafız el-irakı şöyle der:
"Rezzin kitabında bunu irad etmiştir. O uydurma bir hadistir" (6)
İmam Tartuşi şu sözünü ekler:
"Receb ayındaki regaip namazı ise Beyti'l-Makdis'de bizim bulunduğumuz yerde ancak h.480 senesinde ihdas (uydurulmuş) edilmiştir. Bundan Önce bu namazı ne gördük ve ne de duyduk". (7)
Görüldüğü gibi bu gecede mevlit okuma işi bu namaza nispeten yeni sayılıp daha sonra uydurulmuştur.

3) Mİ'RAC KANDİLİ:
Recep ayının yirmi yedinci gecesidir . Sünnet ve Bİd'atler kitabının yazarı (rh) recep ayındaki bid'atler bölümünde şunları söyler:
"Mi'rac kıssasını okuyup recep ayının yirmi yedinci gecesini kutlamak ve bazı insanların bu geceye has bazı zikir ye ibadette bulunmala rı bid'attır. Recep Şa'ban ve Ramazan aylarında okunan -gayrı sabît-dualar bid'at ve uydurmadır şayet bunlarda bir hayır olmuş olsaydı bizden öncekiler bunda bizleri geçerlerdi. ;İsra Mi'rac ve mezkur ayın ihyasına dair hiç bir delil kaim olmamıştır". (
Şeyhu'l-İslam İbn Teymiyye'de Recep ayının yirmi yedinci gecesi ile ilgili olan namaz hakkında şöyle der:
"Muteber alimlerin belirttiği gibi; İslam alimlerin ittifakıyla bu (namaz) meşru değildir. Bu ancak cahil ve bid'atçı kimseden sudur eder"(9) Bu gecede de mevlit okumak adet halini almıştır. Böylelikle bir bid'ata diğer bir bid'at eklenmiş olunmakta dır.

4) BERAAT KANDİLİ:
Beraat Kandili ise Şaban ayının ortasında olan geceye denilmekt edir. Bu gecenin faziletiy le ilgili bazı rivayetle r gelmiştir. Örnek olarak bir kaçını zikredeli m.
Hz. AIİ (radiyalla hu anh)'dan Allah Rasulu (sallallah u aleyhi ve sellem) şunu demiştir:
"Şaban ayının ortasında olan gece olunca gecesini ihya eden gündüzünü de oruçlu geçirsin" (10)
Diğer bir rivayet ise şöyledir: Ebu Musa el-Eş'ari (radiyalla hu anh)'dan Nebi (sallallah u aleyhi ve sellem) şöyle demiştir:
"Şaban'ın ortasında bulunan gecede Allah-u Teala mahlûkatına nazar eder. Müşrik ile cimri müstesna olmak üzere bütün mahlukatını affeder. (11)
Yine başka bir rivayette de şöyledir:
Hz.Aişe (radiyalla huanha)'dan Nebi (sallallah u aleyhi ve sellem) şöyle demiştir:
"Bu gecede Adem oğlundan her doğacak ve ölecek olan yazılır. Ve yine bu gecede onların amelleri yükselir ve rızıkları iner". (12)
Ancak bu rivayetle rde zikrettiğimiz rivayetle rden hiç birisi sahih değildir. İlk rivayet Hz. Ali'nin rivayetid ir.
İmam Busiri şöyle der: . •• "Bu rivayetin senedinde İbnu Ebi Sebure vardır. Asıl ismi Ebu Bekr İbn Abdillah İbn Muhammed İbn Ebi Seburedir . İmam Ahmed İbn Hanbel ve Yahya İbn Ma'İn; bu adamın hadis uyduran bir kimse olduğunu söylediler."(13)
İkinci rivayete gelince Ebu Musa el-Eş'ari'nindir. İmam Busiri der ki:
"Ebu Musa'ya ait hadisin senedi zayıftır. Bu da Abdullah bin ebi Lehi'a'nın zayıf oluşundandır. Birde Velid bir Müslim'in tedlis yapması söz konusudur .(14)
Diğer rivayette Hz. Aişe'nindir. Hz. Aişe'nin Ebu Musa'nın rivayetin e benzeyen başka bir hadisi daha vardır. İmam Beyhaki iki rivayeti de Da'vut'ul-Kebir kitabında tahric ettikten sonra şöyle der:
"Bu hadisin isnadında ve öncekinde de meçhul olan kimseler vardır. Diğeri birine inzimam edilince biraz kuvvet kazanır." (15)
Bid'at İle İlgili eserinde bu rivayetle ri serdeden Ebu Şame akabinde şunu söyler:
'Bu rivayetle rde hususi bir namazın beyanı yoktur. Ancak bu gecenin faziletin i belirtmek tedir. Geceyi ihya etmek ise bütün senenin gecelerin de olduğu gibi müstehabtır. Mahzur ve münker olan şey. bazı geceleri hususi bir keyfiyett e hususi bir namazla tahsis etmek Cuma Bayram ve Teravih gibi ve bunu da İslam’ın şiarından olan mezkur ibadetler gibi izhar etmektir. (16)

BERAAT KANDİLİNDE KILINAN NAMAZ
Aileme Ali ibn ibrahim bu namaz hakkında şöyle der:
•Şaban ayının ortasında geceleyin kılmak üzere ihdas edilen (Uydurulan) onar defa ihlas suresi okumak suretiyle cemaatle kılınan Cuma ve Bayramlar dan daha fazla önem verilen yüz rek'atlık elfiye namazına gelince hakkında ancak ya zayıf ya da uydurma haber ve eser gelmiştir. Kut'ul-Kulub ve Ihyau Ulumu'd-Din sahihleri ni zikretmes ine veya Salebi tefsirin kadir gecesi olduğunu söylemesine aldanma.'(17)
Hafız İrakı Şöyle der:
'Beraat namazı hakkındaki hadis batıldır1 (1.
İbnu'l-Cevzi'de: 'Şüphesiz bu hatife uydurma" demektedi r '(19)
Şeyhu'l-İslam ibnu Teymiyye de buna benzer söz söylemiştir.(20)

BU NAMAZIN ÇIKIŞ TARİHİ:
imam Tartuşi şöyle anlatır: "Bana Ebu Muhammed el-Makdİsİ
haber vererek dedi ki: Bu bizde ilk olarak 448 h. senesinin evvelinde ihdas edilmiştir. Nablus şehrinde İbnu Ebi'l-Hamra adıyla tanınan birisi Beyt'l-Makdise geldi Güzel tilaveti vardı kalktı ve Mescidi Aksada Şaban ayının ortasında (15'inde) bulunan gecede namaz kıldı arkadan ona birisi uydu ondan sonra bir başkası daha sonra bir diğeri eklendi neticede namazı bitirince ye kadar kalabalık bir cemaat oldu. Gelecek sene yine geldi ve arkasında birçok insan bu namazı kıldı. Mescide bu yayıldı. Böylelikle Mescidi Aksa'da ve insanlarının evlerinde bu namaz intişar etti. Daha sonra bir sünnetmiş gibi günümüze kadar bu namaz devam edegeldi. (21)
Nitekim aynı şekilde bu gecenin İhyası için camilerde mevlit okunmakta dır. Bunun sebebi ise şeytanın bu cahillere amellerin i süslü ve meşru göstermesidir.
Bazı kimseler insanların manevi gıdalarını tıkadığımız İddiasıyla bu makaleyi hoş görmeyebilirler. Ancak bu gibi kardeşlerimize Peygamber (sallallah u aleyhi vesellem)'in Hz. Aişe (radiyalla hu anha)'dan gelen sahih bir hadisi şerif i hatırlatmak isteriz.
"Kim bizim üzerinde bulunmadığımız bir ameli işlerse o amel merduttur'(22) Binaenale yh sahih delliller e dayanmaya n herhangi bir amel manevi bir gıda değildir.
Cenabı Hak cümlemize hakkı hak bilip ona tabi olmayı ve batılı da batıl bilip ondan kaçınmayı nasib etsin...
MacE Süneni: 1388. Beyhaki Fedailu'l-Evkst:24 Şuabu'l-İmanda3542. Ibnu'l-Cevzi
EI-ile!u'l-Mutenahiye c.2s. 71

11) Buseyri Misbatıu'z-Zucace fi Zevaidi İbn Mace c.2 s. 10
12) İmamBeyhaki Ed-Da'vut'l-Kebirteiyaıma)EbuŞame el-Baisu Ala inkari'l-Bida'i ve'l-Havadisi s. 35
13) Busiri agec.2s.1 0
14) age c.2s.W
15) İmam Beyhaki Ed-Da 'vut't-Kebir (e! yazma)
16) Ebu Şame el-Baişsu Ala inkari'l-Bida'i ve'l-Havadisi s. 35
17) MuhanmedT ahirBinAl iel-Hindi Tezk i rai u'l-Mevduat s.45
1 Şukayri Es-Sunenu ve'l-Mubtede'at s. 144
19) ibnu't-Cev2İ el-Mevdu'at c.2 s. 127
20) İktidau's-Sıtatu'l-Mustakim c. 2 s. 632639
21) Tartuşi EI-Havadisu ve'l-Bida'u s. 132
22) Buharı Müslim.

http://www.mailce.com/kandil-nedir-neden-kandil-kutlanir-kandil-gunleri.html
KANDİL NEDİR? HAKKINDA BİLGİ

Müslüman örf ve törelerine göre, dince kutsal sayılan olayların yıldönümlerine rastlayan günlere verilen ad. Böylece kutsal günlerin gecelerin de eskiden kentlerde cami, mescit ve benzeri yerler genellikl e kandiller le donatıldığından, bu kutsal günlere bu ad verilmiştir. Kandil günlerinin kutlanmasının Abbasî Hilafeti ile başladığı tahmin edilmekte dir. Dinî gün ve gecelerin kutlanmasının başlangıçta bir bayram hevesi ve anlayışı içinde olduğu, fakat zamanla ve dinî baskı ile bu gün ve gecelerin mistik bir hüviyet kazandığı bilinmekt edir. Anadolu Türklerinde kandil günlerinin kutlanması hakkındaki bilgileri miz, Mevlit ile ilgili bulunmakt adır. Kandil gecelerin de camilerin, özellikle minareler in donatılması, III. Murat devrine rastlamak tadır. Mevlit törenleri ise Sultanahm et Camii’nin tarihi ile beraberli k göstermektedir. Bu dinî günlerde, küçüklerin büyükleri ziyaretle ri, kandilini kutlama âdetleri sürmektedir. Bu gibi gecelerde Kuran ile birlikte, genellikl e Süleyman Çelebe’nin Mevlit’i ve ilâhiler okunur. Müslümanların kutsal saydığı kandil geceleri şunlardır: Mevlit Kandili (12 Rebiülevvel), Regaip Kandili (Recep ayının ilk Cuma gecesi, Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece), Miraç Kandili (27 Recep), Beraat Kandili (15 Şaban) ve Kadir Gecesi (27 Ramazan).


MÜBAREK GECELER - KANDİLLER - 2. BÖLÜM SONU
« Son Düzenleme: Haziran 02, 2011, 06:57:57 ÖS Gönderen: administratör » Logged
Sayfa: [1]
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2008, Simple Machines
LinkBacks Enabled by LordReco | FoRuMBoL Themes