+ ISLAMGREEN34 NEW WORLD » SANAL ALEM ANEKTODLARI 2. BÖLÜM » 2- SANAL ALEM - SANAL VE YALAN MUTLULUK - KONU İÇİN TIKLAYINIZ (Moderatör: İman_Power)
 SANAL ALEM - SANAL ALEM YALNIZLARIN MEKANI - KONU İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ

Kullanıcı Adı: Beni Hatırla?
Şifre:
Sayfa: [1]
Konu: SANAL ALEM - SANAL ALEM YALNIZLARIN MEKANI - KONU İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ  (Okunma Sayısı 6947 defa) Seçenekler Arama
« : Şubat 25, 2011, 10:44:19 ÖÖ »
admin
Ziyaretçi
SANAL ALEM - SANAL ALEM YALNIZLARIN MEKANI - KONU İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ

SANAL ALEM YALNIZLAR IN MEKANI

ALLAH c.c sanal alemde
islam için çalışan
sitelerde n
ve yetkilile rinden razı olsun
ve başarılarının
devamını nasip eylesin inşallah

http://www.islam-green34.com

SANAL ALEM
SANAL ALEM YALNIZLAR IN MEKANI
 
http://www.fatih-alparslan34.tr.gg

FATİH  ALPARSLAN

İSTANBUL

SANAL ALEM YALNIZLAR IN MEKANI

selamün aleyküm
müslüman kardeşlerim
24 - 02 - 2011
Zaman Gazetesi
AYŞE TOSUN İSTANBUL
kardeşimizin
aşağıdaki linkte
orjinali bulunan yazıya
geçmeden önce
müslüman kardeşlerimize
şunu hatırlatmak
istiyoruz
herkesin mutlaka sanal aleme
girmek için
şüphesizki çok farklı sebepleri
ve sanal aleme girmeye
mecbur kılan ailesel
kişisel  ekonomik veya
çevresel  nedenleri vardır
bu nedenlerd en biride
kişinin kendisini yalnız
hissetmes idir
insan tek başına varlığını
sürdürebilecek bir varlık
değildir
bu meleke
sadece Allah c.c a aittir
Rabbimiz tektir
ve tek yaşamaya
kudreti yeten tek varlıktır
ancak insan böyle değildir
sanal aleme girenleri n
ailesinde n göremediği sevgiyi
veya eşinden çevresinden göremediği
sevgiyi sanal alemde
aramaya çalışır
bu aslında basiretsi zliktir
fakat insan
yeri geldiğinde
kalabalıklar içindede
kendini yalnız hissedebi lir
ve bu yalnızlığını
sanal alemde gidermeye
çalışır
ancak sanal alem çamurlu
ve mayınlı bir arazidir
yalnızlığın çözüm yeri değildir
çünkü sanal alemdeki bazı
kişilerin amaçlarıda
kendini yalnız hissedenl ere
sahip çıkar gibi görünüp
yalnız insanların
duygularını sömürmektir
ve kendi egosunu tatmin etmektir
bu yüzden siz siz olun
sakın yalnızlığınızı sanal alemde
giredeyim derken
size kurulabil ecek tuzakları
görmemezlikten gelmeyin
nefs-i emaresini n  kölesi olmuş
ve kendini hakiki müslüman olarak
tanıtan ikiyüzlü kişilerin oyunlarına gelmeyin
sanal alemde kimseyi
hakiki manada tanıyamayacağınızdan
dolayıda
sanal alemde siz siz olun asla kimseyede
güvenmeye kalkmayın
hayal kırıklığına
hüsrana ve musibete
uğrayan siz olursunuz
bunuda hiç bir zaman unutmayın
 Allah c.c kimseyi sevgisiz
çaresiz ve yalnız bırakmasın inşallah
şimdi aşağıdaki linkteki veya
linkin altındaki metni okumanızı
istirham ediyoruz
Allaha emanet olunuz

FATİH  ALPARSLAN
 İSTANBUL
 
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1098015&title=yalnizlik-duygusu-ruhumuza-ve-bedenimize-zarar-veriyor


YALNIZLIK DUYGUSU
RUHUMUZA
BEDENİMİZE
ZARAR VERİYOR

AYŞE  TOSUN - İSTANBUL
24 - 02 - 2011

İş ile ev arasında sıkışmış hayatımızda, insanî ilişkilerden kopmuş, arkadaşlığın, komşuluğun, aile içi ilişkilerin kaybolmay a yüz tuttuğu toplumda, bizi bekleyen bir tehlike var: Yalnızlık. Psikiyatr i Uzmanı Dr. Barış Önen Ünsalver, yalnızlık hissinin mutsuzluk ve umutsuzluğu getireceğini ve bedenimiz e de zarar vereceğini söylüyor. Prof. Dr. Ali Köse ise ailelere, akşam gezmeleri ne çocuklarını da götürmeleri tavsiyesi nde bulunuyor .
 
Modern hayat, çalışma hayatının yoğunluğu ve maddi kazancın ön plana çıkması beraberin de manevi buhranları da getirdi. Toplumumu zda geniş ailelerin yerini artık çekirdek aileler aldı. Giderek daralan aile yapımız, aile bireyleri nin de kabuğuna çekilip kendi alanlarını korumaya başlamasına sebep oldu. Bu durum bir gerçeği de karşımıza çıkardı: Yalnızlık. Uzmanlar, çalışma hayatının ağırlaşmasının insanların sürekli ilişkilerini ihmal etmesine neden olduğunu vurguluyo r ve bu durumdan en çok çocukların etkilendiğini söylüyor.
Memory Center Nöropsikiyatri Mer-kezi'nden Psikiyatr i Uzmanı Dr. Barış Önen Ünsalver, kendini yalnız hisseden kişilerin olayların olumsuz yönlerini gördüklerini belirtiyo r. Yalnızlık psikoloji siyle sıkıntıların olduğundan daha şiddetli hissedile ceğini ifade eden Ünsalver, "Yalnızlığı hissetmek, beraberin de mutsuzluk ve umutsuzluğu da getirir. Kendini yalnız hisseden kişi karamsarl aşır, sorunlar karşısında çaresiz hissedebi lir. Yardıma ihtiyacı olsa da yardım istemeyeb ilir." diyor. Yalnızlığın zamanla beyin ve beden işlevlerinde de bozulmaya neden olacağının altını çizen Ünsalver, yalnızlığın toplum olarak kısıtlamaya ve gerilemey e neden olacağını dile getiriyor . "Acı ve üzüntülerin paylaşarak azalacağını herkes bilir." diyen Ünsalver, kişinin kendini yalnız hissettiğinde içine girdiği ruh halini ise "Yeni bir şey öğrenmek, olaylara farklı açılardan bakmak güçleşir. Kişi kendi doğrularına sıkı sıkıya kenetleni r. Bu ise insanları uzaklaştırarak ya da yakınlaşmalarını engelleye rek daha da yalnızlığa iter." şeklinde tarif ediyor. Ünsalver, bu ruh halinden sıyrılmak için şu önerilerde bulunuyor: "Bizler sosyal varlıklar olduğumuz için kendimizi iyi ya da kötü hissederk en ötekilerle karşılaştırma yaparız. Bu doğal bir tepkidir. Başkalarıyla karşılaştırma sayesinde aslında bazı şeylere çok fazla gerek olmadığını ya da kendimizd e sorunlu olduğunu düşündüğümüz bir özelliğin sıradan bir özellik olduğunu fark edebiliri z."
Akşam gezmeleri ne çocuklarınızı DA götürün
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi din psikoloji si öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Köse, makineleşmenin ve bireysell eşmenin toplumu yalnızlaştırdığını söylüyor. Yalnızlaşmanın, modern toplumların, endüstrileşmiş toplumların en önemli sosyal meselesi olduğunu belirten Köse, bu durumu "anomi" ifadesiyl e açıklıyor. "Çocuklarımız gün gelecek 'En yakın arkadaşınız kim?' sorusuna 'internet' cevabını verecek." diyen Köse, evine ADSL almadığını ve çocuklarına bilgisaya r oyunları oynatmadığını dile getiriyor . Akşamları ev gezmeleri ne çocuklarını mutlaka götürdüğünü söyleyen Köse, ailelerin düştüğü hatayı şöyle anlatıyor: "Çocuklar annesinin, babasının arkadaşlarını bilsinler, farklı insanlar tanısınlar. Ama bazı ailelere bakıyorum; anne baba televizyo n seyrediyo r, çocuklar diğer odada bilgisaya rın başında. Çocuklar eve gelen misafire 'hoş geldiniz' bile demiyor. Çocukların anne-baba ile ilişkileri sınırlı. Birlikte bir şey yapma zevkini, birbirine ait olma hissini çoktan kaybetmişler." Ali Köse, ailelerin çocuklarını en pahalı okullarda okutmakla övündüklerini, ama çocukları bir problem yaşadığı zaman kendileri ne açılmak yerine okuldaki psikoloğa gittikler ini ifade ediyor. Çocukların kendileri nce bir Güzin Abla aramasının yanlışlığına işaret eden Köse şu gerçeğe dikkat çekiyor: "Neden anne babalarını tercih etmiyorla r? Çünkü anne-babaları onlar için çok uzakta." 


Amerikan hikâyesi artık bizim hikâyemiz
Prof. Dr. Ali Köse, yıllar önce duyduğu bir Amerikan hikâyesinin şimdilerde bizim hikâyemiz olduğunu söylüyor. Köse, çocukların yalnızlığını özetleyen şu hikâyeyi aktarıyor: "Baba akşam eve gelir. Çocuk sorar, 'Baba sen saatte kaç para kazanıyorsun?' diye. Babası 'Git başımdan, ne yapacaksın ne kadar kazandığımı, hem dişlerini fırçala da yat sen bakayım, vakit geç oldu!' diye çıkışır. Çocuk çaresiz boyun büker ve yatağı boylar. Biraz sonra baba pişman olur, 'Gidip şunun gönlünü alayım' diyerek çocuğun yanına gider. 'Peki' der, 'Madem merak ettin bir saatte kaç para kazandığımı, o halde söyleyeyim: 20 dolar kazanıyorum.' Çocuk, yastığının altından 10 dolar çıkarır, babasına uzatır ve 'Benimle yarım saat oynar mısın?' diye sorar. Yıllar önce bu hikâyeyi duyduğumda, 'Evet bu bir Amerikan hikâyesi.' demiştim. Ama artık şimdilerde 'bizim hikâyemiz' diyebiliy orum."

AYŞE  TOSUN  -  İSTANBUL

ZAMAN GAZETESİ

 24 - 02 - 2011

   
« Son Düzenleme: Şubat 25, 2011, 10:45:31 ÖÖ Gönderen: administratör » Logged
Sayfa: [1]
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2008, Simple Machines
LinkBacks Enabled by LordReco | FoRuMBoL Themes